Türklerin ilgisi rekor seviyeye ulaştı… Uzmanı uyardı: Yurt dışında ev hayali kuranlar dikkat!

Uzmanlar, yurt dışında konut yatırımı yaparken mağdur olmamak için dikkat edilmesi gereken hususlara ait ikazlarda bulundu.

Gayrimenkul Hizmet İhracatçıları Derneği (GİGDER) Yönetim Kurulu Lideri Bayram Tekçe, son periyotta Türkiye’de yerleşik vatandaşların yurt dışından konut alımının arttığını belirterek, başı Yunanistan ve İspanya üzere birtakım Avrupa ülkeleri ile Dubai’nin çektiğini söyledi.

Geçen yıl yurt dışından konut alımının yaklaşık 2,5 milyar dolarla rekor kırdığını anımsatan Tekçe, bu yıl da emsal bir sayı beklenildiğini anlattı.

Tekçe, Türkiye’de herkesin yasal mevzuat açısından çarçabuk mesken alabildiğini kaydederek, yatırımcıların yurt dışında da tıpkı sistemin uygulandığını düşünebildiğini lakin durumun o denli olmayabildiğini söyledi.

Boş gayrimenkullere girilebiliyor!

İspanya, Hollanda ve İngiltere üzere birtakım ülkelerde “barınma hakkı” ismi altında anayasal bir hak bulunduğunu, meskeni olmayan insanların boş gayrimenkullere girebildiğini lisana getiren Tekçe, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Basit bir alarm sistemi taktırılırsa, konutun işgal edilmesinin önüne geçilebilir. Lakin birisi sizden habersiz girdi ve aylar sonra haberiniz olursa ‘senin bu konuta hakikaten gereksinimin yokmuş’ formunda yaklaşıldığı için o kişi mesken edindirilene kadar içeride kalmaya devam eder. Zira barınma hakkını kullanmaktadır. Burada çok kolay bir formda gayrimenkulü boş tutmaktansa kiraya vermek daha doğrudur fakat ‘yok ben burada yaşıyorum, kiraya vermek istemiyorum’ diyorsanız İspanya, Hollanda ve İngiltere üzere ülkelerde birinci olarak alarm sistemi kurdurmanız gerekir.”

“Avukatlar ve danışmanlarla çalışılmalı”

Bayram Tekçe, yurt dışında gayrimenkul yatırımını yapmanın çok güç olmadığını kaydederek, bu süreçte hakikat yönlendirmenin ehemmiyetine dikkati çekti.

Türkiye’de ve konutun alınacağı ülkede ofisi bulunan firmaların tercih edilmesi gerektiğini vurgulayan Tekçe, şu ihtarlarda bulundu:

“Ticaretin birinci kuralı ‘işi gerçek muhatapla yapmaktır’. Tapuda yazan isim denetim edilmeli, parayı alacak kişi sahiden sahibi mi bakılmalı. Yatırımlar Avrupa ve öteki ülkelerde genelde avukatlar vasıtasıyla yapılmaktadır. Türel bilginiz yoksa Türkiye’den ortacılar yahut avukatlarla düşük fiyatlar karşılığında gayrimenkul almak yatırımınızı korur.

Bakmamız gereken şeylerden birisi de Türkiye’de herkes arsa hissesi ile alıyor. Arsa hisseli tapu dünyada yaygındır lakin her yerde yoktur. Mesela İngiltere’de, Tayland’da ya da Dubai’de yoktur. Bir daire alırken katın mülkiyetini alıyorsunuz lakin toprak hakkı sizde olmuyor. Hasebiyle binanın ömrü dolduğu vakit arsa öbür bir devletin yahut kurumun olabiliyor. Kurum yalnızca o daireyi kullanma hakkı veriyor.”

Tekçe, kimi ülkelerde paranın kaynağının açıklanmasının talep edildiğini belirterek, vergi beyannamesi verilmesi gerekebildiğini anlattı.

‘Konut kiraya verilecekse mülk idare şirketleri tercih edilmeli’

GİGDER Yönetim Kurulu Lideri Tekçe, yurt dışından alınacak konut kiraya verilecekse mülk idare şirketlerinin tercih edilmesi gerektiğini söz ederek, “Anahtarı ben sana bıraktım, müşteri hayli kirasını gönderirsin’ halindeki modeller nedeniyle birçok müşterimizin karlarını kaybettiğini gördük” diye konuştu.

Dairenin amortisman müddetine de dikkat edilmesinin değerli olduğunu vurgulayan Tekçe, oturum müsaadesi ve altın vize üzere hakları elde etmenin ülkeden ülkeye değiştiğini söyledi.

Tekçe, şu anda Türklerin en çok Dubai ve Yunanistan’a ilgi gösterdiğini kaydederek, “Altın vizede ibre Macaristan’a döndü. Birinci evvel Kıbrıs ve Malta ile başladı, onları kapattılar İspanya ve Portekiz almıştı. Artık onları da kapattılar. Macaristan’da başladı ve Baltık ülkelerinden bir iki tanesi de başlatacak. Litvanya’nın da açıklayacağını duydum” açıklamasında bulundu.

‘Mevzuat güzel okunmalı’

Uluslararası gayrimenkul uzmanı Özden Çimen de şu anda Türk vatandaşlarının yurt dışında konut alımına ilgisinin arttığını belirterek bu alanda Dubai, Yunanistan, Suudi Arabistan ve İspanya üzere ülkelerin öne çıktığını söyledi.

Yatırım yapılırken kıymetlendirilmesi gereken çok fazla kriter bulunduğunu lisana getiren Çimen, ekonomik istikrarın ve konuta yüksek talebin bulunduğu ülkelerin tercih edilmesi gerektiğini anlattı.

Çimen, turizm yahut göç alan bölgelerin yurt dışı yatırımda avantajlı olduğunu kaydederek, “Yabancılara mülk satımı her ülkede farklılık gösterebilir. Bunun mevzuatı çok uygun halde değerlendirilmeli. Vergi avantajının yeterli olduğu ülkelerde yatırım yapmak amortisman müddetini kısaltır. Yatırım yaptıktan sonra birtakım ülkeler oturum ve ikamet müsaadesi veriyor. Bu da yatırımın ekstra avantajlarından oluyor” yorumunu yaptı.

‘Konutun rahat satılabileceği ülkeler tercih edilmeli’

Özden Çimen, profesyonel emlak danışmanlarının değerine işaret ederek, “Olumsuz durumların yaşanmaması ismine aslında profesyonellerden dayanak alınması çok değerli. Yurt dışında yatırım yapıyorsunuz, kaçırdığınız en ufak bir protokol size çok değerliye mal olabilir. Münasebetiyle katiyetle profesyonel bireylerden danışmanlık alınması gerekiyor” açıklamasında bulundu.

Hedef ülkedeki resmi kurumlara da müracaatta bulunulabileceğini kaydeden Çimen, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Yurt dışında yatırım yapacaksanız aldıktan sonra konutunuzu nasıl satacaksınız? Bununla ilgili bir danışmanlık almanız ve bilhassa yatırım yaptığınız ülkedeki şirketin bir müddettir faaliyet göstermesi çok değerli. Konut talebinin yüksek olduğu ülkelerde yatırım yapmak çıkış stratejisi için çok değerli olacaktır. Talebin devam ediyor olması sizin gayrimenkulünüzü rahatlıkla satabileceğiniz manasına geliyor. Bu da sizin yaptığınız milletlerarası yatırım için inançlı bir nokta diyebilirim.”