İş güvenliğinde başarı, ortak bilinç geliştirilmesiyle mümkün  

Türkiye İş Güvenliği İş Adamları Derneği Başkanı Arda ATAOĞLU

İş güvenliği yalnızca bir yasal mecburilik değil, birebir zaman­da beşere verilen kıymetin en değerli göstergelerinden biri. Endüstrileşmenin hızlanması ve iş gücünün çeşitlenmesi, iş güvenliği alanında daha güç­lü tedbirler alınmasını zo­runlu kılıyor. Türkiye’de son yıllarda bu şuur artmış olsa da hala aşmamız gereken bir­çok pürüz mevcut.

İş kazala­rının düşük olduğu ülkelerde çalışanlar, gözetici ekipman olmadan çalışmayı reddede­biliyorken, Türkiye’de çalı­şanlar, patrona masraf ola­cağı için işini kaybetme kor­kusuyla verilen ekipmanı bile kullanmaktan çekinebiliyor. Bu anlayışın değişmesi için, iş güvenliği kültürünü küçük yaşlardan itibaren yerleştire­cek eğitim siyasetlerine ihti­yaç duyuluyor.

Standartları yükseltme prensibiyle çalışıyoruz

İş güvenliği bölümünün gelişmesi ve daha sağlıklı bir yapı kazanması, dalda fa­aliyet gösteren firmaların ortak hareket etmesi ve güç­lerini birleştirmesiyle müm­kündür. Türkiye İş Güvenliği İş Adamları Derneği (TİGİ­AD) olarak daldaki firma­ları bir ortaya getirerek ortak problemlere tahlil üretmek, iş güvenliği şuurunu artırmak ve bölüm standartlarını yük­seltmek maksadıyla çalışıyoruz. Derneğimiz, dal temsilci­leriyle kamu kurumları ara­sında bir köprü vazifesi üstle­nerek, iş güvenliği mevzuat­larının geliştirilmesine katkı sunuyor ve daldaki firma­lara rehberlik ediyor.

İş güvenliği ekipmanları­na erişimde maliyet faktö­rü: Bilhassa ithal edilen ki­şisel hami donanımla­ra (KKD) uygulanan yüksek vergiler ve maliyete direkt et­ki eden yıpratıcı gümrük sü­reçleri kaliteli ekipmanlara erişimi zorlaştırıyor.

Bilinç eksikliği ve eğitim muhtaçlığı: Çalışanların ekip­manları sırf bir zorunlu­luk olarak değil, kendi güven­likleri için bir gereklilik ola­rak görmeleri sağlanmalı.

İşverenlerin maliyet kaygı­sı: Birtakım işletmeler iş güvenli­ğine yönelik harcamaları bir ek yük olarak görüyor ve bu alanda kâfi yatırım yapmı­yor. Bu meselelerin tahlili için devlet, patronlar ve sek­tör temsilcileri ortasında daha güçlü bir iş birliği gerekiyor. İş güvenliğinin bir maliyet ögesi olarak değil, iş verim­liliğini artıran bir öge ola­rak görülmesi sağlanmalıdır.

Ulaşılabilir ekipman için ortak tahliller üretmeliyiz

İş güvenliği ekipmanları, kriz anlarında hayat kurtaran ögelerdir ve bunların kolay erişilebilir olması hayati değer taşır. Bu yüzden Şahsî Kollayıcı Ekipman (KKD) eserlerinin ithalat süreçlerindeki vergi uygulamalarına, yıpratıcı gümrük süreçlerine, nihayetinde bu ekipmanların herkes için ulaşılabilir olması ismine düzenlemeler yapılmalı. Maksadımız, bu kritik ekipmanların hem daha kolay temin edilmesi hem de en uygun fiyatlarla sunulabilmesi için ortak tahliller üretmek olmalıdır.

Türkiye’de iş güvenliği konusunda değerli ilerlemeler kaydedilse de hala alınması gereken önemli tedbirler bulunuyor. İş güvenliği bir maliyet değil, iş gücünü koruyarak üretkenliği artıran bir yatırımdır. Çalışanların sağlıklı ve inançlı şartlarda çalışmasını sağlamak, yalnızca bir yasal gereklilik değil, birebir vakitte ahlaki bir sorumluluktur. TİGİAD olarak, kesimdeki tüm firmaları iş güvenliği alanında ortak hareket etmeye ve Türkiye’de daha yüksek standartlar oluşturmak için birlikte çalışmaya davet ediyoruz.