Eski İsrail Cumhurbaşkanı Danışmanı: Türkiye-Suriye yakınlaşması israil için endişe verici
Adiri, Yedioth Ahronot gazetesi için kaleme aldığı “İsrail, Türkiye ile gelecekte bir savaşı önlemek için artık harekete geçmeli” başlıklı görüş yazısında, “Avrupa üzerinde büyük tesiri olan ve Doğu’da stratejik ayak izi büyüyen dinamik bir bölgesel güç” olarak tanımladığı Türkiye’nin Suriye ile kuracağı mümkün bir ittifaka karşı İsrail’in şimdiden harekete geçmesi gerektiğini öne sürdü.
“İsrail, stratejik ittifaklar kurarak Türkiye ile muhtemel çatışmayı önlemeli”
Türkiye’nin Suriye ile bir savunma mutabakatına yakın olduğu istikametindeki haberlere işaret eden Adiri, İsrail’in Ankara’yla mümkün bir askeri çatışmayı önlemesi için, bölgesel stratejik ittifaklara yönelmesinin ve proaktif bir siyaset benimsemesinin “kritik kıymete sahip olduğunu” ileri sürdü.
Tel Aviv idaresinin, ABD öncülüğünde bölgedeki ağır Sünni nüfusa sahip Arap ülkelerini kapsayacak yeni bir ittifak kurması gerektiğini sav eden Adiri, askeri, diplomatik ve güç alanında yakın işbirliği içinde olduğu Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kısmı (GKRY) ile ittifakının İsrail açısından kıymetine değindi.
“Türkiye, hem Avrupa’da hem de Orta Doğu’da nüfuz sahibi”
Türkiye’nin ilerleyen süreçte bölgenin yine şekillendirilmesinde daha büyük bir rol üstlenebileceğini vurgulayan Adiri, “Türkiye ne izole edilmişlik, ne iktisat ne de nüfuz bağlamında İran değildir. Bir ayağı Batı’da olan, Avrupa üzerinde büyük tesir sahibi ve Doğu’da stratejik ayak izi büyüyen dinamik bir bölgesel güçtür.” yorumunda bulundu.
“İran ve Rusya’nın Suriye’deki tesirinin kıymetli ölçüde azalmasıyla Ankara, stratejik çıkarlarını ortaya koyarak bölgenin şekillendirilmesinde daha büyük bir rol üstlenebilir.” yorumunda bulunan Adiri, yazısını şöyle sürdürdü:
“Ankara ile Şam ortasında kurulacak bir ittifak Türkiye’nin Suriye’de askeri üsler bulundurmasına imkan sağlayacaktır ki bu senaryo İsrail için İran’ın bile son yıllarda oluşturduğundan daha büyük bir tehdit oluşturabilir. İran’ın bilakis Türkiye parya (dışlanmış) devlet olarak görülmüyor. Batı ile yakın ilgilerini sürdürmekte ve NATO üyesi. Bölgesel bir üstün güç olarak hem Avrupa’da hem de Orta Doğu’da nüfuz sahibi.”
“Türkiye’nin jeopolitik gayelerinin mimarı olarak görülen” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın önemli bir rol üstlendiğine işaret eden Adiri, yazısında, “Fidan’ın gündeminde, Türkiye’nin Libya’ya daha fazla müdahil olması, Suriye’de askeri üsler ağının geliştirilmesi, Akdeniz’de artan bir donanma varlığı, Rusya ve NATO ile münasebetler ortasında bir istikrar kurulması yer alıyor.” tabirlerini kullandı.
“Türkiye, Avrupa güç güvenliğinin merkezi”
Türkiye’nin NATO’daki gücüne işaret eden Adiri, ittifak içerisindeki en büyük ikinci orduya sahip olduğunu ve Rusya ile Orta Doğu ortasında. stratejik bir pozisyonda bulunduğunu vurguladı.
Bunun yanı sıra, Türkiye’nin askeri olmayan “önemli bir kozu” da elinde tuttuğuna işaret eden Adiri, “Avrupa’yı besleyen kilit doğal gaz boru sınırlarını denetim ettiğini ve bunun da onu kıtanın güç güvenliğinin merkezi haline getirdiğini” vurguladı.
Adiri, Türkiye’nin son yıllarda yaptığı yatırımlarla güçlendirdiği savunma sanayiine de dikkati çekerek, bu alandaki ihracatın son 10 yılda 4 kat artarak 7 milyar doları aştığına ve üretiminin yüzde 70’inin yerli olduğuna işaret etti.
