HAK-İŞ’ten kamu işçisi zam teklifine tepki: Enflasyona işaret etti
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, devam eden Kamu Toplu İş Mukaveleleri Çerçeve Protokolü görüşmelerine ait, “Bize önerilen oran yüzde 17 iken, bugün 6 aylık enflasyon yüzde 15,6 olarak açıklandı. Bize aslında verilen yüzde 2 bile değil. Münasebetiyle bu toplu iş mukavelesini nasıl imzalarız?” dedi.
HAK-İŞ, taleplerini lisana getirmek için konfederasyon genel merkezi ile Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde iki ayrı miting düzenledi.
Arslan, konfederasyon önündeki mitingde yaptığı konuşmada, 27 Şubat’ta HAK-İŞ ve TÜRK-İŞ olarak, Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Kesimi Kamu Patronları Sendikasına (TÜHİS) tekliflerini ulaştırdıklarını, bugüne kadarki görüşmelerde sonuç alamamanın sorumlusunun kendilerinin olmadığını söyledi.
Kamu Toplu İş Mukaveleleri Çerçeve Protokolünün, TÜHİS ile Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanlığının sorumluluğunda olduğunu anımsatan Arslan, “Taleplerimiz ne yazık ki uzun mühlet karşılıksız kaldı. 6’ncı görüşmede bir teklif sunuldu. Münasebetiyle bu sistem yanlış. Kamu Çerçeve Protokolü için bir mukavele süreci gerekmiyor” tabirlerini kullandı.
‘Verilen teklifler, teklif değil’
Sürecin en büyük mağdurlarının kendileri olduğunu vurgulayan Arslan, “Bize önerilen oran yüzde 17 iken, bugün 6 aylık enflasyon yüzde 15,6 olarak açıklandı. Bize aslında verilen yüzde 2 bile değil. Münasebetiyle bu toplu iş kontratını nasıl imzalarız? Yapılan müzakere falan değil. Verilen teklifler, teklif değil” diye konuştu.
İşçilerin reaksiyon olarak gelecek haftadan itibaren, iş yerlerinde yemek yemeyeceklerini ve mesai bitiminden sonra iş yerlerinden ayrılmayacaklarını belirten Arslan, şunları kaydetti:
“Bir kez daha TÜHİS’i, Bakanlığı ve hükümeti müzakereye davet ediyoruz. Biz hengame, kaos, çatışma istemiyoruz. Lakin bizi duymazlarsa duyurmak için gerekeni yapacağız. Bu ülkenin kaynaklarının, imkanlarının, fırsatlarının bize daha fazla artırım verebilecek (durumda) olduğuna inanıyoruz. Fakat paylaşımda kusur var. Adil paylaşım ve haklı bir toplu mukaveleyi talep ediyoruz.”
“Bizim gelirlerimiz niçin artmıyor”
Konuşmanın akabinde Arslan ve konfederasyona üye sendika liderleri ile emekçiler, ellerinde taşıdıkları pankart ve dövizlerle Hazine ve Maliye Bakanlığına yürüdü.
Arslan, burada da yaptığı konuşmada, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten randevu talep ettiklerini fakat olumlu sonuç alamadıklarını lisana getirdi.
Türkiye’nin uzun vakittir büyümeye devam ettiğini hatırlatan Arslan, “İstihdam, tarihin en yüksek oranında. İşsizlik sayıları 25 yılın en düşük noktasında. Hakikat. Üretim ve ihracat artıyor, pekala bizim gelirlerimiz niçin artmıyor? Bizim maaşlarımız niçin yerlerde?” diye sordu.
İşçilerin yüzde 27’lik vergi dilimine girdiğini belirten Arslan, “Toplu iş kontratının başlangıç tarihindeki birinci vergi dilimi yüzde 15 idi. Martta yüzde 20’ye, temmuzda yüzde 27’ye girdik. Paramızı almadan yüzde 12’sini vergi olarak verdik. Buna itirazımız var.” dedi.
Arslan, şunları söz etti:
“Sayın Maliye Bakanına, TÜHİS’e ve Çalışma Bakanına, davet yapıyoruz. Bu ülkenin kaynakları var. Bu ülkenin imkanları da var. Biz, adil bir paylaşım istiyoruz. Bize verilen son sayı yüzde 17. Büyükşehirlerde kirada oturan kardeşlerimizin 10 günlük kirasına lakin denk geliyor. Kiramıza bile yetmeyen bu fiyat bize nitekim hak mı? Bu ülkede insan onuruna yaraşır, insan onuruna yakışır iş ve fiyat istiyoruz. Özel kesim birinci sefer kamu emekçilerinin fiyatlarının üzerine çıktı. Masada müzakere ile çözülecekse çözelim ve taleplerimiz kabul edilsin. Bütün sendikalarımızın ve üyelerimizin taleplerinin gerçekleşeceği, kısa vakitte kavgasız, çatışmasız bir toplu iş mukavelesinin ortaya çıkmasını talep ediyoruz.”
